Yaz tatilinde kalp hastaları nelere dikkat etmeli?

Yaz tatili, hemen hemen herkes için en sevilen, kendimizi en iyi hissettiğimiz süreçlerin başında gelir. Ancak sıcak havalar da, soğuk havalar kadar kalp hastaları için bir risk faktörüdür. Bu nedenle, bypass ameliyatı geçirmiş, stentli, ritim bozukluğu veya kalp yetmezliği olan kalp hastaların, tatile çıkmadan önce mutlaka uzman bir hekime muayene olmaları, tansiyon, böbrek fonksiyonları ve şeker gibi değerlere baktırmaları, ayrıca tatil sürecinde kullanacakları ilaçlarda herhangi bir düzenlemeye ihtiyaç duyulup duyulmadığından emin olmaları gerekmektedir.

Tatil yerini seçerken çok sıcak bölgelerden kaçınılmalı, acil durumlar dikkate alınarak, kolayca ulaşılabilecek ve yeterli donanıma sahip kardiyoloji merkezlerinin bulunduğu yöreler tercih edilmelidir. Seçilen tatil yerine varış süresi de oldukça önemlidir. Hareketsiz kalınan uzun uçak ve araba yolculuklarında pıhtı riski de artacağından, ya sık sık mola verilmeli, eğer uçakla gidiliyorsa da, yolculuk boyunca belirli zaman aralıklarında egzersizler yapılmalı, alkol ve aşırı kahve tüketiminden uzak durulmalıdır.

Sıcak havalar kalbin yükünü artırmakta, yaşanan su kaybı kan basıncı seviyelerinde ani yükseliş veya düşüşlere neden olabilmekte ve kalp krizlerini tetikleyebilmektedir. Serinlemek için kullanılan klimalı ortamlar da, eğer sıcaklık dengesine dikkat edilmediğinde, sıcak-soğuk şok geçişler nedeniyle kalp için aynı oranda risk oluşturmaktadır. Klimalı ortamlarda uzun süre kalınacaksa, ortam sıcaklığının 22 derecenin üzerinde olmasına, hava akımının da hissedilmeyecek şekilde ayarlanmasına dikkat edilmelidir. Başka bir deyişle, klimalı ortamdan anlaşılması gereken soğuk olması değil, serin olmasıdır.

Sıcak havalarda kalp hastaları için en riskli bir başka durum ise, uzun süre sıcağa maruz kaldıktan sonra bir anda soğuk havuza veya denize girilmesidir. Soğuğun etkisiyle kalp damarlarında ani büzüşme kan akışını bozabilmekte, hatta o güne kadar herhangi bir kalp hastalığı olmayan sağlıklı bireylerde bile, altında yatan farklı nedenlerden kalp sorunlarını ortaya çıkarabilmektedir.

Tatil boyunca kalp hastalarının ağır diyetler yapmamaları, Ege-Akdeniz mutfağı, yani zeytinyağı kullanılmış hafif yemekleri tercih etmeleri, yağlı yemeklerle alkolden uzak durmaları ve porsiyonlarını küçültmeleri önerilmektedir.

Hem yüzmek, hem de güneşlenmek için saat 11.00’den öncesi veya 16.00 sonrası saatler tercih edilmeli, vücudu serin suya alıştırarak suya girilmeli, 15 dakikadan fazla kalmamaya çalışılmalı ve yüzerken fazla efordan sakınılmalıdır. Acil bir durum ihtimaline karşı önlem olarak da kıyıdan çok uzaklaşılmamalıdır.

Güneşin en yoğun saatlerinde açık havada güneş ışınlarına doğrudan maruz kalınmamalı, yorucu fiziki aktivitelerden uzak durulmalı, yeterli miktarda su içmeye gayret edilmeli, açık renkli ve pamuklu kıyafetler tercih edilerek şapka ve güneş gözlüğü kullanılmalıdır.

Bu önerilerin yanında, nefes darlığı, bulantı veya kusma, baş dönmesi, soğuk terleme gibi durumlarla karşılaşılması halinde, hiç vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekmektedir.

Ülkemizin içinde bulunduğu, daha önce benzeri hiç yaşanmamış olumsuz ekonomik koşullara rağmen, hâlâ tatile gidebilme veya yazlıkta bu mevsimi geçirebilme imkânına sahip herkese iyi tatiller diliyorum.

Sağlıkla kalın !..

Prof. Dr. Bengi BAŞER

6 Temmuz 2024

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir